tahir ile zuhre meselesi *
-
guzel bir insandir. yasinin cok ama cok otesinde bir bilince sahip olmasi da arti bir guzellik. hep boyle guzel kalsin. mutlu olsun. seviyoruz kendisini.
-
dünya tatlısı bir insandır. bu cümleden hiç hoşlanmam ama kendisini en net bununla tarif edebiliyorum. bilgili, duyarlı, zevkli ve yeteneklidir. messi gibi ama daha uzunu.
-
tahir olmak da, zühre olmak da ayip değildir
-
tahirolmak da, zühre olmakta ayıp değildir. hatta bütün iş tahir ve zühre olmaktadır.
efsane bir nazım hikmet şiiridir. hasan yükselir tarafından sevdan ateşten bir gömlek albümünde seslendirilmiştir.
(bkz: elma'nın da seni sevmesi şart mı)
dinleyin -
dün bana, "bunu biliyor musun" diye sordu.
önce heyecanla, "hem de 14 yaşımdan beri" dedim. boş bir sınıfta, yüzüne bakarak ezberden okuduğum kız gözümün önünden geldi geçti.
sonra, cilalı hashtag çağında şiirle bir alaka kurdu diye sevindim. birden bire içim cız etti, "eyvah büyüyor" dedim kendi kendime. demek ki birisi ya da bir duygu kızımın o şiiri fark etmesini sağladı. bütün bunlar 20 saniye içinde oldu. hani şiir ölmüştü? -
aşk, sevmek temalı onlarca şiiri bulunan nazım hikmet'in gerek hikayesiyle gerek diliyle en etkileyici şiirlerinden biri.
“tahir olmak da ayıp değil zühre olmak da
hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil,
bütün iş tahirle zühre olabilmekte
yani yürekte.“
nazım, şiirin bu ilk dizelerinde sevda yüzünden bedel ödemenin ayıp olmadığını hatta aksine bütün meselenin zaten bu olduğunu ne güzel vurguluyor değil mi sözlük? kendisinden binlerce yıl önce yaşanıp yaşanmadığı meçhul olan bir hikayenin karakterlerine sevda ortak paydasıyla sonuna kadar destek çıkıyor ve bizlere de örnek gösteriyor onları. bütün mesele yürekte diyor.
başkalarının değil de tahir’le zühre’nin adını biliyor olmamızı salt cesaretle açıklayabiliriz belki de. cesareti olmayanın, başkalarına iftira atıp kendi çaplarında kendi vicdanlarını rahatlatanların gerçekten sevdiğini söyleyebilir miyiz ki? sevmek her yiğidin harcı değildir sözlük, sevmek tahir'inin arkasından canını kıyabilecek zühre'lerin hakkıdır; bedel ödemeye razı olanların, beni seven; benim sevdiğim insan onu bunu yapmaz diyebilecek cesaretli kalplerin harcıdır sözlük.
"seversin dünyayı doludizgin
ama o bunun farkında değildir
ayrılmak istemezsin dünyadan
ama o senden ayrılacak
yani sen elmayı seviyorsun diye
elmanın da seni sevmesi şart mı?
yani tahiri zühre sevmeseydi artık
yahut hiç sevmeseydi
tahir ne kaybederdi tahirliğinden?"
şiirin bu en uzun ve en derin anlamlı yerinde karşılıklı sevgiden mi bahsediyor nazım yoksa karşılıksız sevmekten mi, çok tartışılır. dünya derken gezegenden mi bahsediyor yoksa herkesin "dünyam" dediği şeyden mi? yaşam sevgisi de var satırlarda, kaçınılmaz son ölüm de.
peki gerçekten "sen elmayı seviyorsun diye, elmanın da seni sevmesi şart mı?" ne uzun konuşulur, yazılır bu satırlar üzerinde değil mi sözlük?
”tahir olmak da ayıp değil zühre olmak da
hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.”
mesela sevmekte, sevebilmekte, sevmenin hakkını verebilmekte, bedel ödeyecek kadar cesaretli olmakta.
neden mi? nazımın başka bir şiirinde dediği gibi "yaşadım diyebilmek için" -
tarihteki ilk kadın love bombingden sonra tahir'in ghostlanmasıyla sonuca ermiş meseledir. şu şekil erkekleri deli edeceksin, az bile yapmış.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap